SAYFALAR
Ana Sayfa
Hikayemiz
Mutluluğumuzun Resimleri
Meriç EGE 'ye Ait Resimler
Meriç EGE'ye Söylemek istedikleriniz...
Konuk Defterimiz
Duyurular !!!
Anket
 

Hikayemiz

 


ein Bild

 

İŞTE BU BİZİM HİKAYEMİZ

 

 

     1984 yılının baharı müjdeleyen nisan ayının 15. gününde  yeryüzünü şenlendiren ay parçası bir kız çocuğu gelir dünyaya. Yeryüzünü tatlığıyla şenlendiren bu küçük kızın adını Vildan koyarlar. Fırlamalıklarla geçen bir çocukluğun ardından okul hayatı başlar Vildan hanımın. İlk orta lise derken  Vildan hanım büyür ve böylece Fikirtepe’ nin dar sokakları ve yokuşlu yolları güzel, edalı ve işveli bir kız tanıma şerefine nail olur. Günler haftaları haftalar ayları aylar yılları kovalar ve bir masal tadında geçen genç kızlık döneminin 2005 yılının mayıs ayına tekabül eden günlerinden birinde yağız delikanlı yakışıklı espritüel  ama yerine göre ağır abi takılan sabah kahvaltılarında normal yurdum insanı gibi peynir zeytin ve bilumum yiyecekler tüketen bir delikanlıyla karşılaşır ve kader ağlarını örmeye başlar.

 

Ve yine  1984 yılının sıcak bir Temmuz ayının 31. gününde saat sabahın  beşinde hemşirelerin insanüstü bir sabırla çığırışlarına tahammül ettikleri  tek olumlu yanı eşsiz şirinliği olan Serdar bebek dünyaya gelir. Ama onun gelişi Vildan bebekte olduğu gibi yeryüzünü şenlendirmek ve şereflendirmek yerine canlı cansız tüm mahlukatı derin bir hüzne ve yasa boğar. Onun doğumuyla bulutların bile yas tutup Temmuz sıcağında yağmur yağdırdıkları çekirge ve türü saptanamayan 200 den fazla böcek türünün toplu intiharlar yapmak suretiyle canlarına kıydıkları rivayetler arasındadır. Serdar beyin çocukluğu ve okul yılları da İçerenköy ‘de geçmiştir ve istisnasız cümle İçerenköy halkı yaptığı yaramazlıklardan dolayı İllallah etmiştir.

 

Gelelim o meşhur  2005 yılının Mayıs ayına ; çocukluğun da olduğu gibi delikanlılık çağlarında da şirinliğinden bir şey eksilmeyen Serdar bir gün Fikirtepe’de oturan halasını ziyarete gelir ve kader eş zamanlı olarak burda da ağlarını örmeye başlar.

Kapının önünde dikilmek suretiyle zaman öldürmeye çalışan Serdar’ın gözleri önünden geçen saçları hafif kızıla kaçan tatlı melek yüzlü bayana takılır.




 

    Takılan sadece gözleri değil aynı zamanda aklı ve yüreğidir. O tatlı kızı görmesiyle fiziksel ve ruhsal dengesi altüst olan Serdar tatlı bir telaş içinde onu bir kez daha görebilmek için kapı önünü mesken tutar. Hatta Belediye kayıtlarından öğrendiğimize göre belirli bir işgaliye bedeli ödeyip kapı önüne geçici iskan aldığı da söylenegelen rivayetler arasındadır. Kapının önünden ayrılmaması sabah kahvaltısından başka öğle ve akşam yemeklerini de kapı önünde yemesi meyvelerini verir ve rüyalarını süsleyen prensesini tekrar görür. Yiğeni’nin  gözleri önünde aşk acısı çekip bitap düşmesine ve günden güne erimesine( 90 kilodan 53 kiloya düştüğü de gerçekliğinden emin olmadığımız rivayetler arasındadır) gönlü razı olmayan halası oğlunun da yardımıyla bir şekilde tanıştırırlar iki genç yüreği…

 

Ve bir gün Kız Kulesinin tam karşısında Salacak sahilinde


ein Bild
 

allem eder kullem eder ve bir şekilde kızın aklını çeler. Çünkü Serdar bu işlerde gerçekten bir profösyoneldir J

 

Derken konuşmaya hatta kaynaşmaya bile başlarlar, bu 2006 yılının Ocak ayına kadar böyle devam eder ve bir gün Serdar ağzından çıkanı kulağı duymayacak şekilde bir cümle kurar ‘’Vildancım biliyosun ki artık ikimizde büyüdük sen serpildin güzelleştin, ben ise elim ekmek tutacak bir hale geldim ve yaşımızda yavaş yavaş kemale ermeye başladı.(Uzatmayalım J)Yani kısaca Benimle Evlenir misin ?’’ der.

 

Artık bişeylerin adı yavaş yavaş konmaya başlamıştır ve ailelerin kaynaşması samimeyetler derken Vildan hanım istenmeye gidilir. Tam 3 defa istenmeye gidilir ve Vildan hanımın babası biraz nazlanarakta olsa (ki nazlanmak kız evi olduklarından en doğal hakları) kızı verir ve aileler anlaşır  söz kesilir.Gel zaman git zaman 2006 yılının haziran ayında nişan,eylül ayında düğün derken bu zamana gelinir.

 

Ve artık en önemlisi Meriç EGE beklenmeye başlanır. Oda Allah izin verirse Eylül sonu Ekim başı gibi aramıza katılacak derken bugün tarih 28/09/2007 Cuma saat 16:40 Meriç EGE aramıza katıldı nihayet ve artık aramızda ...   

 

 

 

                   Sevgilerle…….

 

 

 

 

   Serdar KIZILSU (Gerçek bir olaydan alınmıştır.  )

   


 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol